Birleşik Devletler İşçi İstatistikleri Bürosu’nun ( U.S. Bureau of Labor Statistics) verilerine göre 2021 yılında 47 Milyon Amerika vatandaşı işi bırakarak istifa etti. Bu durum ise “Büyük İstifa” ( The Great Resignation) olarak adlandırıldı.
McKinsey, Harvard Bussines Review, Forbes ve MIT Sloan vb. kaynakların yaptığı ve yer verdiği araştırmalar sonucunda Büyük İstifanın nedenleri çoğunlukla;
- Kuruma ait hissetmeme,
- Kurumda yeterli değeri gördüğünü hissetmeme,
- Çalışanların yaşadığı Tükenmişlik Sendromu,
- Toksik Kurumiçi kültürüne sahip olmak,
- Çalışanların iş-yaşam dengesini tam olarak kuramaması,
- Pandemi sürecinde evden çalışan kadınların, çocukları ile vakit geçirmek istemeleri,
- Başarıların daha az dile getirilmesi böylelikle mental olarak heveslendirilmenin ve pekiştirmelerin ortada olmaması,
- Ofise dönüş sürecine adaptasyonda yaşanılan zorluklar vb.
olarak bahsedilmektedir.
Büyükten küçüğe çoğu firmanın bu sorunla karşı karşıya kalması bir şeylerin, belki de çalışanların ya da iş dünyasının ve şirket kültürünün kaçınılmaz bir Değişim ve Dönüşüm ihtiyacını ortaya koymuş olabilir. Pandemi ile birlikte çoğu insanın hem bireysel, hem sosyal hem de iş yaşamı ani bir değişime girdi ve hızlıca adapte olunmak zorunda kalındı. Şimdiyse, pandeminin etkisinin azalmaya başlamasıyla “normale dönüş” sürecine gidilirken, pandemi öncesine ait olan kurallar ve yapılar ile geri dönmeye çalışmanın bir noktada işlevini yitirdiğini gözlemleyebiliyoruz.
- İster kabuledelim, ister etmeyelim değişim kaçınılmazdır. Kabul edip ayak uydurabilenler hayatta kalmayı başarıp, oyunda kalırlar. Ayak uyduramayanlar ise, doğal seçilimle elenmiş olurlar.
Araştırmalarda yer alan işi bırakma nedenlerini ana başlıklarda toplayacak olduğumuzda aidiyet, değer- ortak değerler ve kurum kültürü gibi üç genel başlık dikkatimizi çekiyor.
Etkili iletişimin olmadığı, ihtiyaçlarımızın ve “ birey” olarak varlığımızın görülmediği yerde rahat hissedemeyiz, rahat hissedemediğimiz yere aidiyet duygusu da hissedemeyiz. Görülmediğimizi hissettiğimiz yerde mutlu olamayız, mutlu olamadığımızda verimli de olamayız.
Esnek çalışma saatleriyle evden çıkmaya gerek kalmadan İnternetten, Online olarak dünyanın öbür ucu ile iş yaparak para kazanmanın mümkünlüğünü deneyimlemişken kim mutsuzluk döngüsünde kalmayı tercih etsin ki ?
“İnsan” olgusunun her anlamıyla ne kadar önemli olduğunu, “maaşı arttırıp, ekstra prim yatırıldığında” bile çalışanlarıorada tutmaya yetmediğinde anlamaya başlamış olduk.
Peki sizin kurum kültürünüz nasıl ?
İletişiminiz, değerleriniz, iş arkadaşlarınızın mental yorgunluğu, ihtiyaçlarınız ve iş- yaşam dengeleriniz yaşam doyumunuzu nasıl etkiliyor ? Bir liderseniz ya da departmanın başındaysanız size bağlı çalışanların durumlarını nasıl buluyorsunuz? Bu konuda ne tür aksiyonlar alıyorsunuz?
Günümüz dünyasında, İş hayatında da hızlanan değişimin “insan” tarafına bakmak zorunda olduğumuz bir dönemde yaşıyoruz. Bu geçiş sürecinde kurum olarak zorlanıp, endişe etmeniz oldukça doğal bir durum. Ancak unutmayalımki yapbozun her parçası tamamlanmadıkça iş bitmez…
“ Değişim ve dönüşümün insan, süreç, yapı ve teknoloji taraflarının ayrılmaz bir bütün olduğuna inanıyoruz.” – Rna Değişim Yönetimi
Biraz derinlere doğru araştırmaya devam ettiğimizde Araştırmalarda, istifa nedenleri arasında yineleyici ve zorlayıcı bir şekilde kurumsal değişim projeleri yapma ve işten çıkarılma riskinin görülmesi” de yer alıyor (Sull & Sull ve Zweig,2022). Hızla değişen dünyada kurumlar, işler “piyasa” anlamında iyiye gitmediğinde panikleyerek çok da verimli ve sürekliliği olmayan, hatta gerçek amaca uygun olmayan “değişim ve kültürel dönüşüme” karar verebiliyorlar. Ancak iyi planlanmamış, sürekliliği sağlanamayan projeler kalıcı olamadığı için sürekli kendini tekrarlayan bir döngü içine girilebiliyor. Bu bu döngü süreci ise çalışanların “güven” duygularını zedeleyebiliyor.
Kültürel Dönüşüm, değişen dünyada kaçınılmazdır fakat; nasıl ele alınıp yönetildiği en az dönüşüme karar vermek kadar önemlidir.
Ölçümlenebilir ve ölçeklenebilir değişimler, hem kurumunuzun hem de çalışanların arzu edilen ve hali hazırdaki değerleri belirlenerek ve amaca uygun yapılan Kültürel Dönüşüm Projeleri hem uzun vadeli hem de birçok açıdan daha sağlıklı bir kurum haline gelmenize yardımcı olacaktır. Sağlıklı bir şirket kültürü istifa nedenlerini ortadan kaldırmanızısağlayarak ve güçlenerek devam etmenize olanak verir.
Rna Değişim Yönetimi olarak, Barett Kültürel Değerlendirme araçlarını kullanarak ölçüleyebildiğimiz ve ACMP standartları ile uyumlu olarak tasarladığımız Kültürel Dönüşüm Projeleri ile iş ortağınız olmaya hazırız.
Elif BAZİKİ